-

Gözden kaçırmayın

CHP Milletvekili Aşkın Genç, Genç Bir Çiftin Nişan Merasiminde Yer AldıCHP Milletvekili Aşkın Genç, Genç Bir Çiftin Nişan Merasiminde Yer Aldı

19 yaşındaki genç kadınlar, hayatlarının en güzel döneminde acı bir şekilde hayattan koparıldı. 4 Ekim 2024 tarihinde İstanbul'da meydana gelen olayda, Semih Çelik tarafından bıçaklanarak katledilen Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner'in ölümü, toplumda derin bir etki yarattı. Olay, Eyüpsultan'da başlayıp Fatih'te devam eden trajik bir cinayet zincirinin parçası olarak kayıtlara geçti.

İkbal ve Ayşenur'un cinayeti, yalnızca bu iki kadının yaşamının sona ermesi değil, aynı zamanda Türkiye genelinde kadına yönelik şiddetin ne denli artarak devam ettiğini de gözler önüne serdi. Kadına yönelik şiddet, birçok kadının kaderini belirleyen bir soruna dönüşürken, bu olay da mağdurların yaşadığı derin travmanın bir yansıması oldu.

Semih Çelik’in akıl hastalığı ile ilgili teşhisleri, olayın arkasındaki süreçte psikolojik desteğin yetersiz kaldığını ortaya koyuyor. Bu tür acı olayların önüne geçemeyen bir sistemin varlığı, sağlık hizmetlerinin eksiklikleri ve kadının yaşam hakkını koruyamayan yasal düzenlemeler, bu cinayetlerin ardında yatan ana etkenler arasında gösterilmektedir. Ayrıca, toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve kadınların sürekli bir tehdit altında yaşamaları, şiddetin artışına yol açan diğer faktörlerdir.

Kadın cinayetleri Türkiye'de uzun yıllardır süre gelen bir sorun hâline gelmiş durumda. 2023 yılında 312 kadın cinayete kurban giderken, 2024 yılının ilk dokuz ayında bu rakam 295'e ulaştı. Bu veriler, kadınların yaşam hakkını koruyacak güçlü önlemlerin hâlâ yeterince uygulanmadığını gösteriyor. Türkiye, İstanbul Sözleşmesi'nden çekilerek kadınların güvenliğini sağlamak konusunda geri adım atmış durumdadır.

Kadına yönelik şiddeti önlemek için hukuki yaptırımların artırılması, faillerin cezalandırılacağı bir sistemin kurulması ve kadınları koruyacak sosyal politikaların geliştirilmesi büyük bir gereklilik arz etmektedir. Kadınlar, sadece cinsiyetleri yüzünden öldürülmemeli ve yaşam mücadelesi vermek zorunda kalmamalıdır.